1-Hollywood 2- Salvation 3- When you're gone 4- Free to decide 5- War child 6- Forever yellow skies 7- The rebels 8- Intermission (ınstrumental) 9- I just shot John Lennon 10- Electric blue 11- I'm still remembering 12- Will you remember 13- Joe 14- Cordell 15- Bosnia
Efendim albüm çıkalı olmuş bi 11 sene.Bu kadar sene sonra yorum mu yapılır bu albüme diyebilirsiniz..napalım insan yaklaşık bi 8 senedir dinliyorsa albümü ve bi seksen sene daha bıkmadan dinleyeceğine eminse ne zaman yorum yaptığı ne fark eder değil mi..
Crancıklar piyasa kariyeri açısından çokda başarılı bulunmayan e.e.i.d.i (Everbody Else Is Doing It, So Why Can't We ?) ardından n.n.t.a (No Need To Argue) gibi o günden bugüne efsane olan bir albüm patlatmışlardı. Dolores'in 07 mayıs çıkışlı en taze albümü Are you listening'in yorumunda da belirtmiştim,benim için cranberries'i tapılır kılan şey yaptıkları slow parçalardır. Bu albümde Zombie herkesin diline dolansa da,slowlar biz esas hayranlar için zombie'yi gölgede bırakacak nitelikteydi.Bir dreaming my dreams ve yeat's grave olsun,hele ki daffodil lament gibi,no need to argue gibi parçalar,hafızalarımıza kazındı kısaca.
Hal böyle olunca n.n.t.a'dan yaklaşık 2,5 sene sonra çıkan t.t.f.d'da biz hayranların beklentileri iyice arttı. Bu albüm grubun üretkenliğinin ne seviyede olduğunu gösterecekti belki de ve öyle de oldu. N.n.t.a'ya tapanlar olarak t.t.f.d yeterince tatmin ediciydi. Yine bizim için efsaneleşen the rebels,i'm still remembering,bosnia gibi slowlar cranı beynimize işliyor,piyasa için tatmin edici olan salvation ve free to decide gibi parçalarda cran'ın hayran sayısını günden güne katlıyordu. Albümdeki parçalar gençlik aşklarından bahsettiği kadar,Sırbistandaki savaştan,John lennon'ın öldürülmesine kadar bir çok konuya temas ediyor.Zaten cranberries'i sevmemizin nedenlerinden biri de bu olsa gerek,salt aşk parçaları yok hiçbir zaman..
Parçaları tek tek ele alıcak olursak;işte asıl uzun kısım şimdi başlıyor :)
Hollywood'la albüme hızlı bir giriş yapıyoruz ki sert melodisiyle beni slowlar kadar heyecanlandırmasa da,sözleriyle etkilemeyi biliyor. Hollywood'a farklı hayallerle gelen gençliğin evine dönme özleminden bahsederken, bizdeki unkapanına yada yeşilçama gidip şöhret olma hayaliyle yanan gençlerinin durumunun bundan farklı olmadığı aklımıza geliyor..
This is not hollywood
Like I understood
Is not hollywood
Like, like, like
Run away,run away
Is there anybody there?
Salvation'la daha da hareketleniyor albüm ki ben bile coşuyorum.Hepinizin malumu bu parça,cran'ı az çok duyan herkes biliyor.Yine gençliğimize öğüt sözkonusu,hemde bu sefer en klasiğinden. Uyuşturucu kullanmayın,asla göründüğü gibi değil. Dolores aileleri de es geçmiyor,onlara da çocuklarının kafalarını pisliklerden arındırmalarını söylüyor. Sonuç mu,tabiki kurtulmak mümkün, özgürlük gerçek...
Salvation, salvation, salvation is free
To all those parents with sleepless nights (sleepless nights)
Tie your kids on to their beds, clear their heads
To all the kids with heroin eyes, don't do it, don't do it
Because it's not, not what it seems
When You're Gone'la biraz duruluyoruz.Çok ağlayan vardır bu şarkıda tahminimce..Sarı odalı yanan klibiyle yer etmiş bir parça kafamda benim. Sen yokken yalnızım,özlüyorum seni,yanımda değilsen herşey karmakarışık oluyor diyor dolores...Evet belki klasik aşk sözleri gibi ama melodisi ve güzel ingilizce akışıyla her dinleyişimde kalbim bir parça eriyor bu şarkıyla.
And in the day, everything's complex
There's nothing simple, when I'm not around you
But, I miss you when you're gone
That is what I do....Babe, Babe, Babe
Free To Decide da gençliğimize öğüt veren parçalardan..Dedik ya cranı bu yüzden seviyoruz diye..Asi kişiliğini yavaştan yansıtmaya başlıyor Dolores'imiz ki bu the rebels'la tavan yapacak birazdan haberiniz olsun :) Özgürüm karar almakta,kimse bana karışamaz diyor,var mı ötesi?
I'll live as I choose,
Or I will not live at all.
...
I'm free to decide, I'm free to decide,
And I'm not so suicidal after all,
War Child..Savaşlar anlaşılan Dolores'i çok etkilemiş bu dönemde.Vietnam gazisini sokakta yatıp kalkan biri olarak görüyor new-yorkta.Ortada bir savaş varsa hepimiz kaybedenizdir diyerek kısaca özetliyor aslında herşeyi..Bosna'da otelde kalırken 10 dakkada yazmış bu parçayı dolores,ne diyelim yine harika bir slow..
Who will save the war child baby? Who controls the key?
The web we weave is thick and sordid, fine by me
At times of war, we're all the losers, there's no victory
We'll shoot to kill and kill your lover, fine by me
Forever Yellow Skies,sanırım en sevdiğim hareketli cran parçası,nedense bana çok eğlenceli geliyor. Hem sevdiğinden şikayetçi hemde ona bağlı bir kişilik.Aynı zamanda da gururlu. Çoğunluğu yansıtıyor olsa gerek.
Yellow skies, I can see with yellow skies.
See you again,
I see you again.
In my dreams.
Morning light (ah), I remember morning light (ah).
Outside my door (outside my door)
I see you no more (see you no more.)
In my dreams.
The Rebels tekrar tekrar dinlemekten sıkılmayacağım cran parçalarından..Aynı sözleri gibi isyankar melodisi,dolores'in It wasn't often... çıkışı,sözlerinde ki güzellik..Gerçekten cran yapıtlarından biri.. Unutmadan buda gençliğe bir atıf..
Seems like yesterday, we were sixteen
We were the rebels of the rebel scene
We wore Doc Martens in the sun
Drinking vintage cider, having fun
We were drinking vintage cider, having fun
Intermission en güzel enstrümental melodi bu olsa gerek bugüne kadar duyduğum :) Fonda sonsuz döngü şeklinde çalsa olur bütün gün..
John Lennon'ın öldürülmesi üzerine dolores'in yazdığı,seslendirdiği parça..Hayatını okuduğu bir kitaptan etkilenerek yazmış ki tek cümle yeterli bu asi parça içinde...Ne üzücü,vahim ve de tiksinç bir bakış açısı..
He said I just shot John Lennon.
What a sad and sorry and sickening sight.
Beni benden alan bir başka parça daha,electric blue.Dolores kocası için yazmış ama acaba beni görse electric brown yazar mıydı? Tabiki yazardı...Neyse önemli nokta şu,şarkıda tanrıya yakardığı bir kısım varki gerçekten dinleyeni etkilememesi mümkün değil..Artık kocası nasıl davranıyosa dolly'e...
Domine, Domine Deus,
Domine, Adiuva Me.
Domine, Domine Deus,
Domine, Adiu, Adiuma Me.
Veeee albümün bir numaralı parçası..I'm still remembering...Terkedilmiş bir insanın ağzından çıkabilecek en masum ve belkide en acı sözler bunlar olsa gerek.. Dün soğuk ve ıssızdı,çünkü sen yoktun,söyle şimdi nerdesin gibi acıtıcı sözlerin yanında iyilerin önce gittiği söylenir,mesela kurt cobainde bunlardan biri mi gibi anlamlı övgüler barındıran bir parça,melodisi de mükemmel. Dinlemeyen varsa dövecem yani o derece :) Mtv Unplugged versiyonu da bi başka güzel böyle akustik akustik,oooof oOooOooOoooof..
I'm still remembering the day I gave my life away
I'm still remembering the time you said you'd be mine
Daha fazla baymamak için kısa tutucam..Sırada yine bir slow Will You Remember var. Bu da sahte yaz aşklarını andırıyor aslında.Beraber yaptıklarımızı hatırlayacak mısın acaba diye bir endişe sözkonusu. Hoş bi slow.
I won't remember the dress I wore
I won't remember champagne.
I won't remember the things that we swore.
Joe.Dolores'in dedesine yazdığı slow bir parça.Onunla olan hatıralarını dinledikçe insanların çokda farklı olmadığını düşünmemek elde değil. Çok sevimli bir şarkı,gerçekten.
I sat on your chair, by the fire, oh hey yeah...
Transfixed in a stare, taking me higher, oh hey yeah...
Precious years to remember, oh hey yeah...
Childhood fears, I surrender, oh hey yeah...
Denny Cordell,o da grubun kaderini belirleyen bir isim.O olmasa cranberries olmayacaktı belki demiştim daha önce bir yazımda.İlk sözleşmelerindeki imza ona ait.Eee dolores'te onun için şarkı yapmasa olur mu?Hele birde slow olunca ve denny'nin ölümü üzerine olunca bu şarkı da insanı etkilemeyi başarıyor. Dolores'in de dediği gibi herşeyi zaman gösterecek,söyleyecek..
Cordell, time will tell
They say that you've passed away
And I hope that you've gone to a better place
Time will tell, time will tell
Evet,bayıldınız farkındayım ama sonnn vede en güzel 2.parça albümdeki,hatta bazen 1.liğe yükseliyor gönlümde :) BOSNIA...Eeee elin irlandalısı diyip geçmeyin,kendileri bizim bosnadaki kardeşlerimiz için şarkı bile yazmışlar gördüğünüz gibi.Hemde ağıt tadında,marşları andırır bi melodiyle.Etkilenmemek mümkün mü?Bizde sözlerimizi tıpkı dolores gibi şu şekilde bitirelim o zaman....
LOVE FOR THE LOVE OF LIFE... (Yaşama Aşkı için sevin.)
There are babies in their beds, terror in their heads
Love for the love of life!
Bu arada bunca şeyi okuyabildiyseniz,eminim albümü çok daha rahat dinlersiniz :)
0 yorum:
Yorum Gönder